KATEGORİLER

HABER ARA

-- Tüm Kategoriler --Güncel Gelişmiş Arama

12 Öfkeli Adam filmi 1957 yılında ABD'de çekilmiş. Henry Fonda’nın oynadığı bu filmde geçen olaylar, son zamanlarda Türkiye’de askerlerimizin yaşadığı olaylara oldukça fazla benziyor.  

 

Genç adam cinayetle suçlanıyor ve başlangıçta 12 kişilik juri üyesinin 11’i “suçlu” diyor. Juri delilleri ve tanıkları dikkatlice incelediğinde zamanla kararları değişiyor.

 

Türkiye’de adaletle ilgili ve askerlerimizin yaşadıkları olaylarla ilgili son zamanlarda dikkate değer düşünceler ortaya çıkıyor. İşte o düşüncelerden bazıları:

 

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 1 Şubat 2013 tarihinde Habertürk Televizyonu'nda yayınlanan Teke Tek programında Fatih Altaylı'ya konuşuyor:

 

“Başta Genelkurmay Başkanım olmak üzere diğer generallerimiz hiçbirisine kalkıp da bir alışılmış anlamda 'terör örgütü mensubu' demek çok ciddi bir yanlıştır ve bu affedilemez. İlker Başbuğ'un tutukluluğunu 'terör örgütü mensubu' diyenleri tarih affetmez. … Bu tanımlamayı yapanlar kendileri bulundukları makam itibarıyla kendilerini sağlamda görseler bile tarih onları affetmez. Bir defa TSK bir örgüttür ama terör örgütü değildir. Bu anayasal örgütün başıdır dersen eyvallah. Ama terör örgütü dediğin zaman affedilir bir yanı yok. Bu çok ciddi bir yanlış. Mesela orada emekli olan komutanlarımız var generaller var. Bu noktadaki yaklaşım tarzı çok yanlış” …

 

“Öyle bir şey oluyor ki, teröristi bile bir kapıdan alıp diğer kapıdan bırakıyorsun. Yahu Genelkurmay Başkanı'nı niye içeri alıyorsun arkadaş. Tutuksuz yargıla. Yap bunu o zaman bitir işi. Şahsen bundan dolayı üzgünüm. Bu kanaatimi burada paylaşmak zorundayım. Bunu asla yargıya müdahale olarak da söylemiyorum. Ama bunun bir değerlendirmeye alınması noktasında söylüyorum. Tutukluların geneli için böyle bir şeyi ortaya koyuyorum. Uzun tutukluluk sorunu milletvekilleri için de geçerli.” (Yenişafak)

 

ABD Ankara Büyükelçisi Francis Ricciardone, 2013 Şubat ayı başlarında ulusal gazetelerin Ankara temsilcileriyle yaptığı görüşmede şunları söylemişti:

 

“Son günlerde kendi liderleriniz de adli sistemdeki yanlışlara değindiler. Cumhurbaşkanı, Meclis Başkanı ve Başbakan da değindiler. Çok uzun süredir hapiste olan milletvekilleriniz var. Askeri liderleriniz aynı şekilde, onlar da terörist gibi hapse kondular. Onlara bu ülkeyi koruma görevi verilmiş ama hapse kondular. Profesörler, eski YÖK Başkanı demir parmaklıklar arkasında. Tam anlaşılmayan 16 yıl önceki çalışmalarla ilgili belirsiz suçlamalarla hapse kondular.” (fikriyet)

 

Emekli Albay Alican Türk, Vatan Yazarı Can Ataklı’ya gönderdiği bir mektupta Kur’an-ı Kerim’deki Hucurat Suresi 6. Ayet-i Kerime’yi yazmış ve adalete dikkat çekmiş.

Hucurat Suresi 6. Ayet-i Kerime: “Ey iman edenler! Eğer bir fâsık size bir haber getirirse onun doğruluğunu araştırın. Yoksa bilmeden bir topluluğa kötülük edersiniz de sonra yaptığınıza pişman olursunuz.” (Vatan)

 

Metro Turizm’in sahibi Galip Öztürk de basında yer alan haberlere göre geçenlerde “Adalet” konusunda bir Hadis-i Şerif söylemiş:

 

"Üç çeşit hakim vardır. İkisi cehennemde biri cennettedir: 1- Hukuku bildiği halde taraf tuttuğundan adaleti yerine getirmez. 2- Hukuku bilmeden karar verir. Bu ikisi cehennemdedir. 3- Hukuk bilir ve doğru karar verir. İşte bu cennettedir." (Ebu Davud, Sünen 2/322, hadis 3573, Tirmizi, Sünen 3/612 hadis 1322) (Vatan)

 

Araştırdığımızda hadis kitabı Kütüb-ü Sitte’nin “Dava” kısmında adaletle ilgili daha birçok hadis-i şerifler olduğu ortaya çıktı. İşte bazıları:

 

"Kadı üçtür: Biri cennetlik, ikisi cehennemliktir. Cennetlik olan, hakkı bilip öyle hükmedendir. Hakkı bilip hükmünde (bile bile) adaletsiz davranan cehennemliktir. Halka câhilâne hükümde bulunan da cehennemliktir."

 

"Bedevînin, köylü aleyhindeki şehadeti câiz değildir."

 

"Hain erkek ve hâine kadının, zani erkek ve zâniye kadının, kardeşine kin taşıyan kimsenin şehâdeti caiz değildir."

 

Verdiği ifadelerle, belgelerle, şemalarla askerlerimizin cezaevine konulmasına sebep olan Musevi din görevlisi Tuncay Güney, vicdana gelmiş ve katıldığı bir televizyon programında canlı yayında şunları söylemiş:

 

“Benim yüzümden insanlar tabi ki cezaevlerine girmesinler, ben vicdanen rahatsızım.” (fikriyet)

 

Adalet konusunda son zamanlarda meydana gelen bu ilginç çıkışlar, birçok noktadan “12 öfkeli adam” filmine benziyor.

 

Tek bir odada geçen ve sadece konuşmadan ibaret olan bu film, izleyenleri son dakikaya kadar ekrana kilitliyor. Çok beğenilen ve izlenen film IMDb listesinde 6. sıraya yükselmiş durumda.

 

1957 ABD yapımı filmin yönetmenliğini Sidney Lumet yapmış, senaryosunu ise Reginald Rose yazmış. Oyuncular; Henry Fonda, Lee J. Cobb, Ed Begley ve diğerleri.

1957 yılında bir çok ödül alan, film 2003'te tekrar bulunana kadar kayboldu sanılıyormuş. 2007 yılında ABD Kongre Kütüphanesi tarafından "kültürel, tarihi ve estetik olarak önemli" filmler arasına seçilmiş ve ABD Ulusal Film Arşivi'nde muhafaza edilmesine karar verilmiş.

 

Bir genç cinayetle suçlanıyor ve son kararı 12 kişilik jüri verecektir. Genç suçlu bulunduğu taktirde idama mahkum olacaktır. Başlangıçta 12 juri üyesinin 11’i  “suçlu” derken, 1 üye buna karşı çıkmaktadır. Bu bir kişi onbir üyeye karşı mücadele eder.

 

Genç adamın yaşamasına veya ölmesine karar verecek olan kişilerden bazıları olayı o kadar umursamaz ki, kimi beysbol maçına yetişmek için acele edilmesini ister, kimisi içeri sıcak der, kısaca çoğu üye konu ile ilgisiz ve umursamaz. Sanki bir gencin yaşaması veya ölmesi onların elinde değilmiş gibi.

 

12 kişilik jurideki kişiler, günlük yaşamda karşılaştığımız insanlarla birebir örtüştüğü gibi, tartışma sırasındaki duygu ve düşünceleri de filmde profesyonelce yansıtılmış.

 

“Suçlu” diyen 11 jüri üyesinin kararı filmin sonuna doğru değişiyor. Başlangıçta “suçlu” demelerinin arka planında ise, düşmanlık duygusu, kanuna aşırı güven, çoğunluğa uyma, sürü psikolojisi, olayları iyi analiz edememe, geçmişle hesaplaşma gibi bir çok farklı sebepler olduğu ortaya çıkıyor.

 

Filmde “suçlu” kararında en çok direnen öfkeli adamın, filmin sonunda ağlayan bir adam olması ve kararını değiştirmesi de ilginç…

 

Filmin alt yazılı ve Türkçe dublajı da mevcut. Bulup izleyebilirsiniz. İnternette yer alan adreslerden bazıları sayfa altında link olarak verilmiştir.

 

http://alkislarlayasiyorum.com/icerik/64105/12-kizgin-adam-92-dakika

http://filminndir.org/12-kizgin-adam-1957-dvdrip-xvid-turkce-dublaj/

http://www.imdb.com/chart/top?ref_=nb_mv_3_chttp

 

 

 

 

 

Bu habere toplam 1 yorum yazılmıştır.

Yorumların tamamını okumak için tıklayın.

YAZARLAR

fikriyet Genelkurmay Başkanı Işık Koşaner'in veda mesajı   Davut Türkoğlu Psikolojik savaş ve medya   Fazıl Kara Kağıt parçası ile saldıranlar Hocaefendilerini dinlemiyor mu?   Halil Filiz kalemli teröristler   İnci Nokta Kürt açılımı, demokratik açılım ve geyik demokrasisi   Papatya Arıkan bir aşk tarifi